Bir eve konabilecek tüm akıllı ev sistemlerini sunan Fibaro, dünyada akıllı ev sistemleri alanında faaliyet gösteren firmalar içerisinde en geniş ürün yelpazesine sahip. Üstelik hem Z-Wave platformunda hem de Apple’ın desteklediği HomeKit alanındaki ürünleri hızla geliştiriyor.

Merkezi Polonya’da bulunan, Fibaro 2010 senesinde kurulmuş bir firma. Akıllı bina ve ev sistemleri konusunda Türkiye’nin lider firmalarından biri olan Fibaro’nun, birbiriyle çalışır hazır halde ürün gamı ilk 2011 senesinde çıktı ve 2012 senesinde Fibaro Türkiye’ye geldi.

Fibaro Türkiye Genel Müdürü Teoman Küpeli, önce distribütörlük olarak başladıklarını daha sonra 2013 yılında Fibaro Akıllı Ev Sistemleri AŞ olarak devam ettiklerini belirterek, “Dünyada Fibaro’nun, Fibaro adıyla faaliyet gösterdiği 3-4 ülkeden biriyiz. Fibaro akıllı ev pazarında en hızlı büyüyen firma ve dünyada 100’ün üzerinde ülkede faaliyet gösteriyor. Biz de Türkiye’de hızla büyüdük. İlk günden itibaren aktif bir pazarlama faaliyeti başlatarak akıllı evin Türkiye’de önemli bir noktalara gelmesinde katkımız olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Önümüzdeki dönemde özellikle son kullanıcı tarafında adını sıkça duyacağımız Apple HomeKit platformundan da bahseden Küpeli, “Apple’ın akıllı eve yaklaşımı biraz farklı oldu. Apple’ın IOS 10 versiyonundan itibaren Home diye yerleşik bir akıllı ev uygulaması var. Biz sektörde Apple’ın kendi ürünlerini yapacağını, bir gün onlar da kendi sistemleriyle çıkacaklar diye düşünüyorduk. Farklı bir yaklaşımda bulundu firma. Dedi ki, ‘Biz bir platform oluşturacağız, bir protokol belirleyeceğiz ve bizim cihazlarımızın bunu desteklemesini sağlayacağız. Bu protokolün cihazlarını da Apple ile çalışır diye sertifikalandırarak listeye koyacağız ve onların ürünlerini biz de satacağız.’ HomeKit protokolü Bluetooth üzerine kurulu. Zaten cep telefonlarında, Apple TV’de, tablette kullanılıyor. Bunun kolaylığı, zaten Apple marka ürün kullanan insanların ayrıca bir kontrolör almadan bir tane sensor alıp evine takarak evini akıllı hale getirmeye başlayacağı bir sistem bu. Z-Wave gibi bir çözüm değil. Z-Wave uzun yıllardır piyasada olan oturmuş profesyonel bir çözüm. Apple’ın uygulaması ise daha son kullanıcıya hitap eden amatörce insanların çok rahat kullanabileceği bir yöntem” ifadelerini kullandı.

Fibaro ve HomeKit uyumu yüzde 100 olacak

Teoman Küpeli, “Z-Wave ile çalışan sistemlerin kurulumu çok zor değil ama sonuçta az da olsa bir bilgi gerekiyor. Ama akıllı telefonu kullanabilen bir insanın çok rahatlıkla Z-Wave sistemini de kullanabileceğini söyleyebiliriz. Bunun için çalışmalarını sürdüren Fibaro, son 1 senedir HomeKit’li ürünler üretmeye başladı. Çok geniş bir yelpazesi olan ürün gamımızın şuanda yaklaşık yüzde 70’e yakını HomeKit olarak mevcut. Bu oran ilerleyen zamanlarda yüzde yüze ulaşacak. İkisi ayrı gidiyor. Z-Wave teknolojisi gelişmeye devam ediyor. Ürünlerimiz sayısı her geçen yıl artıyor hem de yapılan Ar-Ge çalışmalarıyla çok da verimli hale geliyor. Bizde aynı ürünün hem Z-Wave ile çalışanı hem de HomeKit uyumlu olanı mevcut. Bu durum hem bize kolaylık sağlıyor hem de kullanıcıya seçenek sunduğumuz için memnuniyet açısından bizi farklı bir noktaya taşıyor” dedi.

Akıllı hoparlörde Google Home önde

Sistemi kontrol etme konusunda başka seçeneklerin de olduğunu kaydeden Küpeli, “Amazon’un ürünü Alexa, Google Home akıllı hoparlör sistemleri var. Bunlar kendi başına akıllı ev sistemi olmayan bir evde çalıştırıldıklarında da internete bağlanarak birçok konuda kullanıcıya yardımcı olan ürünler. Benim tercihim Google Home’dur. Bu ürünün dünya çapında da yaygınlaşacağını düşünüyorum. İkisi de Amerika’dan çıktı ama Amazon çok az ülkede fiili olarak aktif durumda. Google’ı biliyoruz zaten. Amazon bazı şeyleri daha iyi yapıyor ama genel olarak konuşmayı anlaması, ses tanıması ve bilgiyi alıp geri döndürmesi daha yavaş. Google Home’da ise arka tarafta Google arama motoru var. Ses tanımayı iyi yapıyor ve getirdiği bilgiler de daha fazla” şeklinde konuştu.

Termostatik Vana

Fibaro dünyanın ilk Z-Wave’li termostatik vanasını yapmadı ama yapınca da en güzelini, en fonksiyonelini yaptı diyen Küpeli, “Rakiplerine göre sıcaklığı çok daha hızlı yakalayan, kontrolü ve programlaması çok daha kolay olan bir ürün üretti. Pil meselesini de çok akılcı bir yöntemle çözmüş durumda. Baş kısmı sökülüp mikro USB ile şar şarj edilip yaklaşık 1 sene kullanılabiliyor” dedi.

Fonksiyonel Fibaro Buton

Sekiz farklı renkte Fibaro buton diye bir ürünümüz var. Evin her yerine koyabileceğimiz bir ürün. O butona bir ile altı arasında basarak atadığınız bir özelliği harekete geçirebiliyorsunuz. Örneğin evden çıkıyorum senaryosunu aktif hale getirmek için telefondan komut vermek yerine o butona iki defa basınca sistem harekete geçiyor.

Anahtarlıkta taşınan KeyFob

Üzerinde görsel olarak 6 farklı tuşu olan anahtarlık şeklinde bir ürünümüz var. Bu 6 tuşla 30 farklı komut atanabiliyor. Anahtarlıkta taşınıp eve yaklaşırken veya evin içindeyken kullanılabiliyor.

Hareket algılayan Swipe

Swipe ürünümüz akıllı ev sektöründe benzeri olmayan bir cihaz. İçine bir resim koyduğunuzda bir çerçeveymiş gibi duvarda veya masanızda duruyor. Onun önünde de el hareketleri yaparak komut verebilirsiniz. Fiziksel olarak dokunmanız gerekmiyor. Bununla da sitemi kontrol edebiliyorsunuz.

Akıllı Interkom ürünü

En son çıkan ürünlerden biri de fiibaro interkom oldu. O da uzun süreden beri beklenen bir üründü. Fibaronun tüm ürünlerinde olduğu gibi çok fonksiyonel bir ürün oldu. Yuvarlak bir cihaz. Hem çok bir yüksek kalite interkom hem de bir şifre giriş sistemi gibi çalışıyor. Çevresinde döndürerek numaraları tuşluyorsunuz. Eve geldiğinizde anahtara ihtiyaç kendi şifrenizle girebiliyorsunuz. söylemeye gerek yok, sisteme uzaktan erişim sağlanabiliyor. Biri sizin zilinizi çaldığında dünyanın öbür ucunda da olsanız telefondaki uygulamadan onu görüp konuşabiliyorsunuz.

“Türkiye’de ulaşamayacağım yer yok”

Şuanda Türkiye genelinde 60 civarında bayileri olduğunu kaydeden Küpeli, “Her şehirde yokuz ama bazı şehirlerde daha fazlayız. Tabi ki talep olan illere en yakın ilden hızlıca destek sağlanıyor. Bayilerimiz sayesinde ulaşamadığımız yer yok. Artık bayi konusuna biz enerji harcamıyoruz, bulunduğu bölgede ihtiyaç gören firmalar bize bayilik için kolayca ulaşabiliyor. Bizim de bazı kriterlerimiz var. Bayi olacak firmanın, teknik altyapısının olması, bu sitemleri anlayabilecek, eğitimini alabilecek ve eğitimde başarılı olabilecek, dolayısıyla sitemi kurabilecek kapasitesinin olması gerekiyor. Bizim için bayi demek satışa aracı olan yapı değil aynı zamanda kurması da gerekiyor. Teknik desteği de vermesi gerekiyor. Bu şekilde oluşunda teknik destek ağı da oluşuyor” ifadesinde bulundu.