Akıllı Şehirler
İnsanlık; ilk çağlardan beri mahremiyetini koruyan, güvenli, rahat yaşanabilecek, iklimsel ve kültürel koşullara uyum sağlayan yapılar inşa etme çabasında olmuştur. Diğer taraftan nüfusun artması, doğal kaynakların azalması, uluslararası rekabet, enerji maliyetlerinin artması, çevre kirliliği ve konfor şartlarını iyileştirme gibi sebepler yapı tasarım yaklaşımına yeni boyutların dâhil edilmesini zorunlu kılmıştır.
“Akıllı Şehirleri” kısaca; sürdürülebilir bir yaşam ve kentleşme için teknolojinin şehirlere uygulanması olarak tanımlayabiliriz.
Uygulanan teknolojik çözümlerden en çok vurgulananlar; yenilenebilir ve temiz enerji, şehir içi hareketlilik, e-devlet, su yönetimi, akıllı trafik kontrolü, kablosuz internet erişilebilirliği ve atık yönetimi ile ilgili çözümler olarak sayılabilir.
Kentleşme, küreselleşme, iklim değişiklikleri, sosyo-demografik değişimler, yeni değerler ve normlardan kaynaklanan zorluklar nedeniyle “Akıllı Şehir” kavramı geliştirilmiştir.
Sürdürülebilir, uygulanabilir, rahat, çekici, güvenilir ve teknolojik donanıma sahip yeni bir şehir modeli önerilmektedir.
Akıllı şehirlerde yaşam kalitesini, ekonomiyi, sürdürülebilir verimliliği artırmak ve büyük şehirlerde suça yönelme, trafik sıkışıklığı, atık problemi gibi sorunları çözmek için planlama, tasarım, finans, inşaat, yönetim, kentsel altyapı hizmetlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.
Küreselleşme sürecinde hızla artan kent nüfusu, kaynakların etkin kullanılamaması, iklim değişiklerinin olumsuz sonuçları, sosyo-demografik değişimler ve yeni değerlerden kaynaklanan zorluklar nedeniyle şehirlerde yaşamın imkânsız hale gelebileceği gündeme gelmektedir.
Bu sorunlarla birlikte özellikle nüfus artışının şehir üzerinde yarattığı olumsuz etkiler ve hızlı kentleşmenin yarattığı çevre, konut, uyum, kirlilik, doğal alanların kaybolması, ulaşım ve trafik, eğitim gibi ciddi problemler üzerinde inceleme yapılmaya başlamıştır.
Birleşmiş Milletler’e (BM) göre, dünya nüfusunun yarısından fazlasını barındıran kentler; enerji tüketimi kaynaklı CO2 salınımının yüzde 70’inden, sera gazları salınımının ise yarısından sorumlu olduğu ve tahminlerine göre 2050 yılında dünya nüfusunun 69,2’inin kentlerde yaşayacağı beklenmektedir.
Dünya Bankası’na göre; kentlerdeki bu yoğunlaşma, küresel ısınmanın yol açacağı zararların tahminen yüzde 81’nini oluşturmaktadır.
1960 yılında dünya nüfusunun yüzde 33,8'i şehirlerde yaşarken, 2015 yılı itibari ile bu rakam yüzde 53,8’e ulaşmıştır ve 2050 yılında şehirlerde yaşayan toplam nüfus oranının yüzde 69,2'ye ulaşacağı beklenmektedir.
Türkiye’ de ise şehirlerde yaşayan nüfusun oranı 1960 yılında yüzde 31,5 iken, 2015 yılında yüzde 71,6’ya yükselmiştir ve 2050 yılında bu oranın yüzde 82,6 olarak gerçekleşeceği yönündedir.
18.yüzyılla itibaren, sanayileşme ile birlikte kentleşme arzulanan bir kavram olmasına rağmen, hızlı kentleşmenin sonucunda meydana gelen sorunlar, kentleşme kadar ciddiye alınmamıştır. Bu nedenle nüfus artışı ve hızlı kentleşme ile ortaya çıkan kent sorunlarının çözümü için akıllı şehir konusu gündeme gelmeye başlamıştır.
Şehirdeki yaşamsal boyutları tehdit eden olumsuzluklar akıllı şehir kavramı ile çözüme kavuşturulmaya çalışılmaktadır. Sürdürülebilir, rahat, çekici, yeşil, etkili, güvenli ve teknolojik donanımlı şehirleri anlatan bu kavram, yeni bir şehir modeli önermektedir.
Avrupa Birliği (AB) özellikle büyük şehirlerde “AKILLI” anlamda kentsel büyümenin gerçekleşebilmesi için çaba harcamaktadır. Avrupa Komisyonu tarafından teşvik edilen akıllı şehir kapsamında sürdürülebilir kentsel modeli, stratejik enerji teknolojisi planı kullanılarak kaynakların korunmasını teşvik etmektedir.
Akıllı şehir hedefinin başarılması çeşitli bilgi ve iletişim teknolojilerinin (BİT) desteği ile mümkündür. Bunlar elektrik, su ve gaz tüketimlerinin yanı sıra ısıtma ve soğutma sistemleri, kamu güvenliği, atıkların yönetimi ve hareketlilik dikkate alınarak bir çözüme ulaşılabilir.
Günümüzde hızlı şehir yaşamı; insan, araç, bina ve yer altı hizmetleri gibi bileşenlerden oluşan karmaşık şehir olgusunun yarattığı ihtiyaçları gidermek için şehir yönetimleri, çözüm olarak bilgi ve iletişim teknolojisinden faydalanmaktadır.
Dünya genelinde yerel yönetimler, akıllı belediyecilik uygulamaları ile yaşamın hareketliliğini, vatandaşların ve turistlerin şehir hizmetlerinden yararlanması için bu süreci iyi ve sağlıklı bir şekilde yürütmektedir. Kaynaklarını en verimli şekilde kullanmaya ve doğal alanları en iyi şekilde korumaya çalışan akıllı şehirler, bilgi ve iletişim teknolojisinin kullanımı sayesinde iklim değişikliğini, aşırı kalabalıklaşma ve trafik tıkanıklıklarını çözüme ulaştırmaktadırlar.
Şehir sakinlerinin hayat kalitesini artırmayı amaçlayan akıllı şehir çözümleri önem kazanırken, bu şehirlerde akıllı turizm uygulamalarının yaygınlaştırılması da turistlerin ihtiyaçlarına en doğru şekilde hizmet verebilmektedir. Aynı zamanda akıllı turizm bölgelerinin (akıllı destinasyon) geliştirilmesi, turistlere eşsiz bir hizmet ve deneyim sunmakta ve destinasyonlar rakiplerine kıyasla rekabet üstünlüğü sağlamaktadır.
Dünyada hızla uygulanmaya devam eden akıllı şehir, akıllı destinasyon kavramları ve bileşenleri incelendiğinde; sağlık, ulaşım, güvenlik, altyapı, çevre, eğitim ve kültür alanlarında birçok akıllı çözümler akademik çalışmalarda tespit edilmiştir.
Akıllı şehirlerde; şehrin içerisinde bulunan akıllı cihazlardan (akıllı cep telefonu, akıllı evler, akıllı aydınlatmalar vb.) elde edilen veriler sayesinde, veri olmadan, akıllı şehir olmaz.
Şehirlerin yaşam kalitesinin yükseltilmesi amaçlanıyorsa, konuyu örneklendirilirse; akıllı trafik ışıklarından elde edilen verilerle trafik ışıklarının yanma sıklığını daha dinamik bir şekilde ayarlanmasını ve özel durumlarda: itfaiye, ambulans gibi trafik ışıklarının otomatik olarak yeşile dönmesini verebiliriz.
Aslında esas konu; akıllı cihazların elde ettiği verilerin analiziyle zamandan, enerjiden, sudan, atıklardan tasarruf etmek ve daha sürdürülebilir bir hayat sunmak.
- Akıllı Binalar
- Şehrin Mobil Uygulaması
- Ücretsiz wi-fi Alanları
- Akıllı Park Alanları
- Toplu Taşıma & Otomobil Paylaşım Uygulamaları
- Temiz Enerji ve Aydınlatma
- Akıllı Trafik
- Eğitim
- Akıllı Çöp Toplama Sistemi
- Dijital Kiosklar
- Güvenlik
Araştırmalara göre günümüzde sıfır olan akıllı şehir sayısı; 2025’e kadar 26’ya ulaşması bekleniyor.
Frost&Sullivan’ın yeni bir tahminine göre, akıllı şehir teknolojisi harcamalarının 2019’da 96 milyar ABD dolarından, 2025 yılına kadar 327 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor.
Şirket, belirsiz bir pandemi sonrası durumun, şehirleri sağlık hizmetleri, kamu güvenliği hizmetleri ve daha fazlasında kullanılmak üzere işbirliğine ve veriye dayalı altyapı geliştirmeye odaklanmaya zorlayacağını öngörmüştür.
Akıllı teknolojilere yapılan yatırımların da önümüzdeki 2 (iki) yıl içinde artması bekleniyor.
Rapora göre şehirler, Covid-19 ile savaşmak için temas izleyen giyilebilir cihazlara ve uygulamalara, açık veri platformlarına, otonom insansız hava araçlarına ve kitle analizlerine ve akıllı şebekelere, akıllı trafik yönetimine, otonom araçlara, akıllı aydınlatma ve e-yönetişim hizmetlerine zaten yatırım yaptı. Pandemi geçtiğinde bu alanların güç kazanması bekleniyor.
Genel olarak, akıllı şehirlerin 2025 yılına kadar 2,46 trilyon ABD Doları değerinde iş fırsatları yaratacağı tahmin ediliyor ve Frost&Sullivan o zamana kadar en az 26 akıllı şehrin kurulmasını bekliyor.
Rapora göre 2030 yılına kadar küresel akıllı şehir harcamalarının 70’inden fazlası Amerika Birleşik Devletleri, Batı Avrupa ve Çin’den olacak.
Sonuç olarak;
Akıllı şehir; Sanayi Devrimi'nden bu yana şehir gelişiminin üzerine inşa edilmiş bir kavram olarak ortaya çıkarılmış yeni bir modeldir.
Şehirlerin kalitesi ve değerini artırmada önemli bir rol oynamaktadır. Ancak hızlı kentleşme; kaynakların tüketimi, çevre bozulması, zengin ve fakir arasındaki genişleyen ayrım gibi bazı olumsuz etkilere yol açmıştır.
Bu sorunların ve zorlukların üstesinden gelmek için şehirler; sürdürülebilir şehir, bilgi kenti, eko-kent, dijital şehir, yaşanabilir kent, düşük karbonlu şehir olarak adlandırılan birçok yeni kavramlarla ifade etmekte (Yanrong, Lei, Cai, Yuming, Hao ve Ying, 2014) ve akıllı kent kavramı teknoloji açısından; sayısal, dijital, kablolu, yetenekli, melez, bilgili şehirler, insan açısından; yaratıcı, öğretici, insancıl, bilgili şehirler, toplum açısından ise akıllı toplum ile çok sık kullanılmaktadır.
Akıllı Şehirler, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak şehirlerin yaşam kalitesini artırmayı ve güvenli yaşanabilir hale getirmeyi hedefleyen uygulamalar bütünüdür.
Akıllı şehir projelerinin temel amacı sağlık, halk güvenliği, sosyal, çevresel ve eğitim alanlarında verimliliği artırmaktır.
Önümüzdeki yüzyıllarda dünyadaki şehirlere buna doğru gerekli adımları çok radikal olarak atacağı aşikadır.
Türkiye’mizin bu konuda hızlı bir şekilde reaksiyon alarak, belirlediği şehirlerde uygulaması olmazsa olmazımızdır.
( Magic Mechanic Meetings© yazı dizisi devam edecek… )
KAYNAKÇA:
1-) Akıllı Şehir Uygulamaları ve Turizm: Türkiye örneği,
https://www.researchgate.net/publication/322420278_SMART_CITY_APPLICATIONS_AND_TOURISM_THE_CASE_OF_TURKEY_AKILLI_SEHIR_UYGULAMALARI_VE_TURIZM_TURKIYE_ORNEGI
2-) Akıllı Kentler,
Akıllı Kentler – Akıllı Şehirler (akillikentler.org)
3-) Akıllı Kent Nedir,
https://www.dogadergisi.com/akilli-kent-nedir/
4-) Akıllı Şehirlerin Yükselişi
https://ioturkiye.com/2020/11/akilli-sehirlerin-yukselisi/
Semih ÇALAPKULU
Makina Mühendisi