Akıllı binalardan dönüş yok, sayı giderek artacak
Akıllı binalardan dönüş yok, sayı giderek artacak
AE Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Ahmet Erkurtoğlu, zamanımız akıllı bir zaman, artık tüm binalar akıllı olma zorunda ve bundan dönüş yok dedi.
Akıllı binalar artık günümüzde satış alternatifleri olduğunu söyleyen AE Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Ahmet Erkurtoğlu, “Artık zamanımız da akıllı bir zaman. Birçok işimizi akıllı telefonlarla da hallettiğimiz için daha da önem kazanmaya başladı. Artık insanlar evine gitmeden uzaktan rahatça evdeki birçok şeyi yönetebiliyor. Evlerde bir kaçak olduğunda anında sistemin kesilmesi benim için en önemli özelliklerden biridir. Enerji yönünden de katkısı olacağını düşünüyorum. Güneş enerjisinden daha çok yararlanıyor akıllı binalar. Bu da maliyeti düşüren önemli bir unsurdur elbette. Sitelerde güneş panelleri koyuluyor. Ortak alanların giderini düşürüyor. Şu teknolojide artık bütün evlerin akıllı olması gerekiyor. Artık konut üreticileri de akıllı ev istiyorlar. Bundan geri dönüş yok. Akıllı evler giderek artacak” şeklinde konuştu.
Teknolojinin çok farklı bir noktaya geldiğini belirten Erkurtoğlu, “Akıllı evler olmazsa olmaz haline gelecek. Bu işin geri dönüşü yok ve bu akıllı evler giderek yaygınlaşacak. Biz Bağdat Caddesi’nde yaptığımız neredeyse tüm yenileme projelerinde akıllı ev konseptini uyguladık. Buna talep de vardı zaten. Müşterilerimiz özellikle güneş enerjisinden yararlanabilecekleri projeler istiyorlar. Fikirtepe imar planları, 1 buçuk milyon metrekarede gerçekleşen örnek olması gereken şehircilik projesidir. Fikirtepe projesinde bile olması gerektiği gibi bir çalışma yapılamadı. Akıllı şehircilik yapıyoruz demek biraz zor olacak. Zaten kentsel dönüşüm kapsamında İstanbul’u katlediyoruz. Bunu sayın cumhurbaşkanımız da söylüyor ama hala devam ediyoruz. Bu akıllı şehircilik bizde maalesef yok. Mesela kanal İstanbul’un planları hazırlanıyor. Orada nasıl bir şehircilik planlıyorlar gerçekten merak ediyorum. Umarım güzel bir şehircilik projesiyle karşımıza çıkar da hiç olmazsa şehircilik adına bir şeyler yaptık diyebiliriz. İstanbul’un 100 yıllık master planlarını daha yeni yapıyoruz. Burada şehircilikten söz etmenin bir anlamı yok” ifadelerini kullandı.
Bizim Avrupa ülkeleri gibi bir master planımız olmalı diyen Erkurtoğlu, “Şehri koruyup zaman içinde genişleme planımız yok. Biz mimarlar arsında bir espiri vardır. Plan ne için yapılır? Plan delinmek için yapılır. Plan yaparız, bir ay sonra deleriz. Şehirciliğin anayasası olması lazım. Bir plan yapılacak ve o plan değişmeyecek. Biz çok geç kaldık. Bu saatten sonra İstanbul’un master planını yapsak ne olur? Bundan sonra şehri ne kadar koruyabiliriz ona bakmak lazım. Şehircilik adına maalesef üzgünüm. Dünyada İstanbul bir tane var. İstanbul’u mahvetmeye devam ediyoruz. Bu kentsel dönüşüm denen yanlış uygulamanın bir an önce durup, parsel bazlı yerine ada bazlı olacak şekilde uygulanması gerekiyor. Burada bir ikilem daha var. Bunu kimse dile getirmiyor. Bakanlık yüzde 20 bir artış yaptı, daha sonra yüzde 30’a çıktı. Bundan dolayı eskiden daireni verdiğinde 100 metrekare yerine 60 metrekare alırken şimdi 80 metrekareye çıktı. Herkes bir an önce sağlam binada oturayım diye binalarını vermeye başladılar. Bu artırım sadece emsal dediğimiz yerlerde oldu” dedi.
Herkes müteahhit olamamalı
Bizde yapılan işlerde her şey günü kurtarmaya yönelik diyen Erkurtoğlu, “Herkes müteahhit olamamalı. Müteahhit en az 5 sene yaptığı binanın arkasında olmalı. Ama bırakın 5 seneyi bazen 1 sene sonra müteahhit batıyor. Bunun için bir yaptırım da yok. O yüzden yasaların da buna göre düzenlenmesi, belli bir standardın olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kanal İstanbul Projesi
Kanal İstanbul’da yatay kent uygulanması yapılması gerektiğini hatırlatan Erkurtoğlu, “Sayın cumhurbaşkanı da yatay kentleşmeye vurgu yaptı. Konutlar 5-6 kat, işyerleri 8-9 kat olsun. O şekilde bir uygulama yapılırsa güzel olacağını düşünüyorum. Karadeniz’deki bu ekolojik dengeyi bozmaz umarım. Almanya’nın bir imar planı, bir yönetmeliği vardır. 1915 yılında yapılmış ve bugüne kadar hiç değişmemiştir. Biz de 6 ayda bir değişiyor. Türki cumhuriyetlerde projeler yaptım. Bana şehir planı veriyorlar. Suyun nereden geldiği, kanalı nereye bağlayacağım belli. Elektriği nereden alacağım belli. Ben orada mimarlık yapıyorum. Şehir mimarına ben projemi gösteriyorum, tamamsa bitti iş, ben devam edip bitiriyorum projemi. Her şey hazır ona göre mimarda işini hızlıca bitiriyor. Ben Kadıköy’de bu kadar başarılı projeye imza atmışsam sadece iyi mimar olduğum için değil. Kıstas bu, kısa zamanda ruhsat alıyorsan, belediyede iş bitirebiliyorsan ve müteahhide veya ev sahibine 1-2 metrekare daha alan kazandırabiliyorsan başarılı mimarsın. İyi bir ekibim var. Belediyede 5 tane elemanım var, ruhsatları almak için çalışıyorlar. Ruhsatı çabuk alınca müteahhit fazla kira ödemiyor” ifadesinde bulundu.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.