Büyük Şehirler, Küçük Mucizeler
Büyük Şehirler, Küçük Mucizeler
Mimarinin insan yaşamını, hatta karakterini ve davranışlarını belirleyip değiştirebilme yeteneği olduğu tartışmasız bir gerçek. Şehirler değiştikçe yaşadığımız bireysel mekanlar ve dolayısıyla biz ve yaşam şeklimiz de değişti. Bir çoğumuz kentsel dönüşüm süreciyle yıkılıp yeniden yapılan eski geniş dairelerimizden “nohut oda bakla sofa” dairelere geçiş yapmakta.
Şehirlerin ölçüsü kaçmış oranda büyümesi ve nüfusun orantısızca artması kent insanını elbette mutsuz ediyor. Ancak herşeye rağmen insanlar kendi payına düşen küçülüp çekmiş bu yeni evlerinde kendilerine huzurlu ve akıllı bir dünya yaratma telaşındalar. Aslında insanoğlu ihtiyaçlarını minimumda yaşamaya razı olabiliyor ama asla yokedemiyor. Özellikle doğayla ve yeşille bütünleşme isteği olmazsa olmazımız.
Bu küçük mekana nasıl sığarım, onu en verimli şekilde nasıl kullanabilirim diye kara kara düşünmeye başlayanlardan mısınız? Eğer siz de bu tür bir sorunla karşı karşıyaysanız ilk tavsiyem taşınmadan önce bir mimara danışmanızdır. Çünkü bazen bu süreçte bilinçsizce yapılan hatalar yüzünden küçük sevimli eviniz sonunda kasvetli, büyücek bir kiler odasına dönüşebiliyor.
Eğer istediğiniz sonuç; “Kendisi küçükse de yaşantısı büyük bir daire olsun” ise bunun aslında ufak çapta bir mucize olduğunu söylemeliyim. Ve hiçbir mucize yoktur ki emek harcanmadan elde edilebilsin. Akıllı bir mekan kurgusu; doğru ve aksamadan işleyen bir düzenin kurulmasıyla mümkün olabilir. Küçük mekanları tasarlamak bir profesyonel için bile geniş olanlardan daha zordur ama bir o kadar da eğlencelidir. Yapılacak ilk şey evin her santimini ve kullanılacak eşyaları mekana ve kullanacak kişiye özel olarak dikkatlice planlamaktır.
Çok fonksiyonlu, kişiye özel tasarlanmış mobilyalar ve değişken, esnek yapıda planlanmış mekanlar yeni çağın “akıllı evler” konseptine ayak uydurmanızı sağlayacaktır. Mekanları çok iyi aydınlatmak, mümkün olduğunca bölmemek ve ihtiyacınız olmayan eşyalarınızdan kurtulmak ta “Yapılacaklar Listesi”nin en başındakiler. Çok renkliliği seviyor olsanız bile bunu sadece aksesuarlara bırakmanızı tavsiye ederim. Ama kim demiş küçük mekanlarda koyu renkler kullanılmaz diye sadece ayarını kaçırmasanız iyi olur diyorum. Ortamda hafiflik ve şeffaflık duygusu yaratmak, mümkün olduğunca küçük boyutlarda, yuvarlak hatlı mobilyalar seçmek ve ayna kullanmak çoğunlukla iyi sonuç veriyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.