Keten İnşaat kentsel dönüşümde farkını gösteriyor

Akıllı Bina (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 1742+ kez okundu.
 

Keten İnşaat kentsel dönüşümde farkını gösteriyor

Nişantaşı, hepimizin tanık olduğu bir yapılanma sürecine girdi. Bu çalışmalardan en etkili projelerin yaratıcısı olan Keten İnşaat, Nişantaşı ve Şişli’de kentsel dönüşümde attığı önemli adımlarla adından sıkça söz ettiriyor. Keten İnşaat semtin sosyal yüzüne olan yakınlığıyla Nişantaşı, Teşvikiye ve Şişli’nin piyasadaki tek temsilcisi olarak biliniyor. Bugüne kadar yaptığı projeleri şehir merkezi gibi dokunulması en riskli alanlarda gerçekleştirip, özveriyle altından kalkan Keten İnşaat, çalışmalarından ilkini Şakayık Sokak’ta daha sonra da Nişantaşı’nın diğer bölgelerinde gerçekleştirdi. Selahattin Keten, gerçekleştirdiği yüze yakın çalışmadan sonra şimdi de Keten Eyüp Projesi’yle imzasını İstanbul’un değişen yeni yüzüne imza atmaya hazırlanıyor. Keten İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Keten “Kentsel gelişmenin toplumsal, ekonomik ve mekânsal olarak yeniden ele alındığı ve kentteki sorunlu alanların sağlıklı ve yaşanabilir hale getirilmesi için yıkıp yeniden yapma, canlandırma, sağlamlaştırma veya yeniden yapılandırma için proje üretilmesi ve uygulama yapılmasıdır. Özetle kentsel dönüşüm bir kentin dokusunu bozan sorunların giderilmesi anlamına geliyor. İstanbul’un birçok bölgesinde kentsel dönüşüm projelerine imza atıyoruz.” sözleriyle ve çalışmalarıyla konut yapımında semtin orijinal mimari dokusundan vazgeçmemenin önemini vurguluyor. Tarihten Kopmadan Kaliteli ve Modern “Butik inşaat anlayışıyla Nişantaşı, Teşvikiye, Bostancı, Fenerbahçe, Erenköy, Şişli ve Kurtuluş gibi şehrin merkezinde lüks konut projelerini hayata geçiriyoruz. Tarihi değerlerden ödün vermeden günümüze uygun, depreme dayanıklı, kaliteli ve modern yapılar inşa eden ediyoruz.” diyen Selahattin Keten ekonomik ömrünü tamamlamış ve afetlere dayanıksız binaları dönüştürerek şehrin sosyal nabzını tutmaya meraklı kesimin takdirini kazandı. 27 Bin Binanın Yıkılması Gündemde Türkiye genelinde yaklaşık 6,5 milyon hasarlı binanın yıkılıp yeniden yapılması belirlenen kentsel dönüşüm projesinde özellikle İstanbul’da 27 bin binanın yıkılması bekleniyor. Selahattin Keten bu konuda “Türkiye dünyanın aktif deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer alır. Ülkemizin yüz ölçümünün yüzde 42’si birinci derece deprem kuşağı üzerindedir. 20. yy’ın başlarından beri yapılan istatistiki çalışmalar Türkiye’de yaklaşık olarak her iki yılda bir yıkıcı deprem, her üç yılda bir de pek çok yıkıcı deprem olduğunu göstermektedir. Bu durum Türkiye’de kaçınılmaz bir doğal afet olduğunu ortaya koymaktadır. Toplam nüfusun büyük çoğunluğu deprem tehdidi altındadır. Türkiye’deki yapı stokunun büyük bir bölümü ise depreme dayanıksız durumda bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı bir an önce ülke genelinde yapı stokunun envanteri çıkarılmalıdır. Gereken yenileme ve güçlendirme işlemleri yapılmalı ve tamamlanmalıdır. Yeni yapılacak binaların depreme karşı dayanıklı olarak inşa edilmesinin sağlanması da önemli. Yapı güvenliğini sağlamanın en işlevsel yolu ise yapıların üretim sürecinde doğru bir mühendislik hizmetiyle üretilmesidir. Zemin etüdünden projelendirmeye, malzeme kalitesinden yapım faaliyetine kadar bina üretim sürecinin her aşamasında alınacak üretim sürecinin her aşamasında alınacak mühendislik hizmeti, yapıların güvenli olmasının en önemli teminatlarından biridir. Yapı denetiminin ülke genelinde yaygınlaştırılması da önemlidir. Bir kamu hizmeti olarak değerlendirilmesi gereken yapı üretim sürecinin sağlıklı şekilde denetlenebilmesi için yapı denetim sistemi mevzuat ve uygulama yanlışlıklarından arındırılmalıdır. Güvenli yaşanabilir kentler yaratmak ancak bu şekilde mümkün olabilir.” diyerek depreme karşı yapılacak çalışmaların etkililiğini sorguluyor. Kentsel Dönüşüm Yasası Yeniden İncelenmeli Selahattin Keten sözlerini “Bu hususta 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu, 5436 sayılı Yıpranan Tarihi Ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması Ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun ve 5104 sayılı Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi Kanununda düzenlemeler yer almaktadır. Ancak; İstanbul’un genelinde yeni yapılan imar tadilatları ile kentsel dönüşüm projelerinin İstanbul’u daha da büyütmekten öteye geçmeyeceğini düşünüyorum. Biz kentin merkezine yeni imarlar verilmesi gerektiğini ve kat mülkiyeti yasasında ciddi değişikliklerin olması gerektiğini düşünüyoruz. Böylece riskli binalar yenilenebilir” diye sürdürerek kentsel dönüşümde önemli yasa değişikliklerinin gerekliliğine dikkat çekiyor. Kentsel Dönüşümde Hassasiyet Önemli Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca başlatılan kentsel dönüşüm uygulamaları Esenler, Beyoğlu, Gaziosmanpaşa, Küçükçekmece, Sarıyer, Sultangazi, Kadıköy ve Taksim’de on binlerce yapının yıkılıp tekrar inşa edilmesini gerektiriyor. Zahmetli ve ekonomik boyutların vatandaşı zorlamadığı önlemler alınan projede, hasarlı binaların tespiti ve yıkımı için yetkili kurumlar çalışmaları başlattı. Bu çalışmaların vatandaşı korkutan yönlerinden biri ise kültür şehri olarak anılan İstanbul’un mimari yüzünün, yapılacak tekdüze lüks konutlarla bozulması. Birkaç yıl önce de Taksim’de kentsel dönüşüm projelerini protesto amaçlı yürüyüşler yapılmış, İstanbul halkı mimari dokunun korunmasına karşı hassasiyetini belli etmişti. www.akillibinam.com  
Nişantaşı, hepimizin tanık olduğu bir yapılanma sürecine girdi. Bu çalışmalardan en etkili projelerin yaratıcısı olan Keten İnşaat, Nişantaşı ve Şişli’de kentsel dönüşümde attığı önemli adımlarla adından sıkça söz ettiriyor. Keten İnşaat semtin sosyal yüzüne olan yakınlığıyla Nişantaşı, Teşvikiye ve Şişli’nin piyasadaki tek temsilcisi olarak biliniyor. Bugüne kadar yaptığı projeleri şehir merkezi gibi dokunulması en riskli alanlarda gerçekleştirip, özveriyle altından kalkan Keten İnşaat, çalışmalarından ilkini Şakayık Sokak’ta daha sonra da Nişantaşı’nın diğer bölgelerinde gerçekleştirdi. Selahattin Keten, gerçekleştirdiği yüze yakın çalışmadan sonra şimdi de Keten Eyüp Projesi’yle imzasını İstanbul’un değişen yeni yüzüne imza atmaya hazırlanıyor. Keten İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Keten “Kentsel gelişmenin toplumsal, ekonomik ve mekânsal olarak yeniden ele alındığı ve kentteki sorunlu alanların sağlıklı ve yaşanabilir hale getirilmesi için yıkıp yeniden yapma, canlandırma, sağlamlaştırma veya yeniden yapılandırma için proje üretilmesi ve uygulama yapılmasıdır. Özetle kentsel dönüşüm bir kentin dokusunu bozan sorunların giderilmesi anlamına geliyor. İstanbul’un birçok bölgesinde kentsel dönüşüm projelerine imza atıyoruz.” sözleriyle ve çalışmalarıyla konut yapımında semtin orijinal mimari dokusundan vazgeçmemenin önemini vurguluyor. Tarihten Kopmadan Kaliteli ve Modern “Butik inşaat anlayışıyla Nişantaşı, Teşvikiye, Bostancı, Fenerbahçe, Erenköy, Şişli ve Kurtuluş gibi şehrin merkezinde lüks konut projelerini hayata geçiriyoruz. Tarihi değerlerden ödün vermeden günümüze uygun, depreme dayanıklı, kaliteli ve modern yapılar inşa eden ediyoruz.” diyen Selahattin Keten ekonomik ömrünü tamamlamış ve afetlere dayanıksız binaları dönüştürerek şehrin sosyal nabzını tutmaya meraklı kesimin takdirini kazandı. 27 Bin Binanın Yıkılması Gündemde Türkiye genelinde yaklaşık 6,5 milyon hasarlı binanın yıkılıp yeniden yapılması belirlenen kentsel dönüşüm projesinde özellikle İstanbul’da 27 bin binanın yıkılması bekleniyor. Selahattin Keten bu konuda “Türkiye dünyanın aktif deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer alır. Ülkemizin yüz ölçümünün yüzde 42’si birinci derece deprem kuşağı üzerindedir. 20. yy’ın başlarından beri yapılan istatistiki çalışmalar Türkiye’de yaklaşık olarak her iki yılda bir yıkıcı deprem, her üç yılda bir de pek çok yıkıcı deprem olduğunu göstermektedir. Bu durum Türkiye’de kaçınılmaz bir doğal afet olduğunu ortaya koymaktadır. Toplam nüfusun büyük çoğunluğu deprem tehdidi altındadır. Türkiye’deki yapı stokunun büyük bir bölümü ise depreme dayanıksız durumda bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı bir an önce ülke genelinde yapı stokunun envanteri çıkarılmalıdır. Gereken yenileme ve güçlendirme işlemleri yapılmalı ve tamamlanmalıdır. Yeni yapılacak binaların depreme karşı dayanıklı olarak inşa edilmesinin sağlanması da önemli. Yapı güvenliğini sağlamanın en işlevsel yolu ise yapıların üretim sürecinde doğru bir mühendislik hizmetiyle üretilmesidir. Zemin etüdünden projelendirmeye, malzeme kalitesinden yapım faaliyetine kadar bina üretim sürecinin her aşamasında alınacak üretim sürecinin her aşamasında alınacak mühendislik hizmeti, yapıların güvenli olmasının en önemli teminatlarından biridir. Yapı denetiminin ülke genelinde yaygınlaştırılması da önemlidir. Bir kamu hizmeti olarak değerlendirilmesi gereken yapı üretim sürecinin sağlıklı şekilde denetlenebilmesi için yapı denetim sistemi mevzuat ve uygulama yanlışlıklarından arındırılmalıdır. Güvenli yaşanabilir kentler yaratmak ancak bu şekilde mümkün olabilir.” diyerek depreme karşı yapılacak çalışmaların etkililiğini sorguluyor. Kentsel Dönüşüm Yasası Yeniden İncelenmeli Selahattin Keten sözlerini “Bu hususta 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu, 5436 sayılı Yıpranan Tarihi Ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması Ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun ve 5104 sayılı Kuzey Ankara Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi Kanununda düzenlemeler yer almaktadır. Ancak; İstanbul’un genelinde yeni yapılan imar tadilatları ile kentsel dönüşüm projelerinin İstanbul’u daha da büyütmekten öteye geçmeyeceğini düşünüyorum. Biz kentin merkezine yeni imarlar verilmesi gerektiğini ve kat mülkiyeti yasasında ciddi değişikliklerin olması gerektiğini düşünüyoruz. Böylece riskli binalar yenilenebilir” diye sürdürerek kentsel dönüşümde önemli yasa değişikliklerinin gerekliliğine dikkat çekiyor. Kentsel Dönüşümde Hassasiyet Önemli Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca başlatılan kentsel dönüşüm uygulamaları Esenler, Beyoğlu, Gaziosmanpaşa, Küçükçekmece, Sarıyer, Sultangazi, Kadıköy ve Taksim’de on binlerce yapının yıkılıp tekrar inşa edilmesini gerektiriyor. Zahmetli ve ekonomik boyutların vatandaşı zorlamadığı önlemler alınan projede, hasarlı binaların tespiti ve yıkımı için yetkili kurumlar çalışmaları başlattı. Bu çalışmaların vatandaşı korkutan yönlerinden biri ise kültür şehri olarak anılan İstanbul’un mimari yüzünün, yapılacak tekdüze lüks konutlarla bozulması. Birkaç yıl önce de Taksim’de kentsel dönüşüm projelerini protesto amaçlı yürüyüşler yapılmış, İstanbul halkı mimari dokunun korunmasına karşı hassasiyetini belli etmişti. www.akillibinam.com  
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve akillibinam.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.