Zuhal Nakay
Köşe Yazarı
Zuhal Nakay
 

BIM 2016 – Türkiye nerede?

Autodesk şirketi, BIM (Building Information Modeling) yani Yapı Bilgi Modeli sistemini tanıtmak için düzenlediği “Türkiye’de BIM Zamanı 2016” adlı devam etkinliğinde, başlıktaki soruya çarpıcı yanıtlar verdi.  BIM’in başlıca özelliğini tekrarlayacak olursak, 2 boyutlu CAD çizimlerinden Revit gibi 3 boyutlu çizimlere geçmek ve yapı sürecindeki tüm paydaşları ortak bilgi platformunda buluşturarak, daha verimli ve etkin şekilde beraber çalışmalarını sağlamak diyebiliriz. BIM, projenin başlangıcından bitimine, tüm noktalarda analiz ve işbirliğini mümkün kılan bir temel sunuyor. Birbirinden değerli yerli ve yabancı konuşmacıların sunumlarından çıkan en önemli sonuç ise, gelişen teknoloji ve bilimle her alanda daha çok ve daha detaylı veri elde edildiğidir. Bunun sonucunda da günümüzdeki sorun bilgi eksikliği değil, tam aksine devasa veri birikimi içersinde en doğru bilgiye en kısa ve en etkin şekilde ulaşabilmeyi başarmaktır. Konuşmacılardan Marek Suchocki (BIM Teknolojileri Satış Geliştirme Yöneticisi / Autodesk Avrupa),  sadece mimari ve inşaat alanında değil, endüstrinin birçok kolunda da BIM’e ihtiyaç duyulduğunu Fransa’dan ilginç bir örnekle gösterdi. Fransız SNCF’nin sipariş ettiği 2,000 adet hızlı tren modelinden 1,860 tanesi, ülke çapındaki eski 1,300 istasyona sığmadığı için atıl duruyormuş (bkz. The Guardian http://www.theguardian.com/world/2014/may/21/french-railway-operator-sncf-orders-trains-too-big). Söz konusu tren istasyonlarının genişletilmesi için 50 milyon Euro’luk bir bütçe gerekirken, hata payı sadece birkaç santimmiş. Yani en temel birim olan tren ile istasyon genişliklerinin santim bazında uyuşmaması yüzünden, tren yenileme projesi çöpe gitmiş. Devasa bilgi akışı içerisinde, en önemli veri atlanmış. Çünkü tüm paydaşların doğru ve etkin şekilde yer aldığı bir yapı bilgi modeli kullanılmamış. Bay Suchocki’nin belirttiğine göre, yapı endüstrisi diğer sektörlerden farklı olarak bilişim teknolojilerini kullanma konusunda en zayıf halka ve küresel ekonomik trendler bağlamında, BIM’in potansiyel faydalarını henüz yeterince kavramamış durumda. Peki, Türkiye’de durum nasıl? Murat Tüzüm’ün (Autodesk Türkiye Ülke Lideri) açılış konuşmasında belirttiğine göre,  Engineering News Record (ENR) tarafından açıklanan dünyanın en büyük 250 uluslararası yüklenici firması sıralamasında, Türkiye 43 firmayla ikinci gelmiştir. Bu açıdan planlama, tasarım, üretim/inşaat ve işletme konularında, verimliliği yüksek ancak maliyeti düşük projelerin gerçekleşmesine büyük katkısını olan BIM’in ülkemiz için önemi kuşkusuz büyüktür. BIM ile şantiye hataları 41, inşaat maliyeti 23 ve projelendirme süresi de 19 azalmaktadır. Dubai’de örneğin, 40 kattan yüksek yapılarda ve hastane ile üniversite projelerinde artık BIM kullanma zorunluluğu getirilmiştir. Türkiye’de de Emlak Konut, Revit formatında üç boyutlu akıllı projeler talep etmekte ve müellifleri için BIM’i tanıtan özel etkinlikler düzenlemektedir. Istanbul Grand Airport projesinde de BIM uygulanmaktadır. Üniversitelerle yapılan işbirliği sonucu, mimarlık, inşaat ve makine mühendisliği öğrencileri ortak çalışarak,  BIM uygulamalı projeler yarışmalarına katılmaktadır. Autodesk’in etkinliğinde sergilenen bu öğrenci projelerini sanal ortamda gezerek incelemek, teknolojinin vardığı son aşamayı görmek açısında da çok ilginçti. Peki, BIM’i kullanmak isteyen mimarları neler bekliyor? Belki de BIM ile ilgili en can alıcı soru budur. Her ne kadar Türkiye gelişmiş teknolojiyi tüketmek konusunda her daim çok istekli olsa da, iş alışkanlıklarını gelişmiş teknolojiye uyarlama konusunda oldukça tutucudur. Daha doğrusu bildiği çalışma yöntemlerini kolaylaştıran teknolojiye açık, ama yeni çalışma yöntemleri gerektiren değişimlere kapalıdır. Yapı sektöründe bu daha da belirgindir, çünkü bilinen yöntemlerle bir an önce işe koyulmak, bilinmeyen yöntemlere zaman ayırmaktan daha cazip gelmektedir. Bu yüzden de, 2006 yılından beri projelerinde BIM’i uygulayan Dome+Partners’in kurucu ortaklarından Mimar Murat Yılmaz’ın deneyimleri Türkiye için büyük önem taşıyor.  Kendisini yapı bilgi modelini kullanmaya yönelten neden, büyük projelerde onlarca farklı paydaşın yere aldığı süreçleri daha etkin ve doğru yönetmek isteği olmuştur. BIM’in sağladığı en büyük yararları ise, üç boyutlu güneş ışığı analizleri, uzak ofisler ile anlık koordinasyon ve disiplinler arası birimler ile de eksiksiz koordinasyon sağlama olarak tanımlamaktadır. Ayrıca 4D zaman, 5D maliyet, 6D sürdürülebilirlik ve 7D işletme boyutları sayesinde, yapıyı teslim ettikten sonra bile kontrol sürecinin devamını ettirmenin öneminin altını çizmektedir. Revit eğitimlerini aldıktan sonra, geliştirdikleri büyük projelerde ise önceleri sürecin sadece mimari bölümünü BIM’e dâhil edebilirken, zamanla mühendislikleri de aynı sisteme adapte ederek, proje firmasına dönüştüklerini belirtmektedir. Vardıkları noktada ise BIM merkezli olarak, mimari, statik, mekanik, elektrik, peyzaj, iç mimarlık, cephe ve yasal birimleri tek şirket çatısı altında toplamışlar. Bu statik veya mekanik projeleri kendilerinin yaptıkları anlamına gelmiyor, sadece o birimlerdeki projelerin de üç boyutlu olarak BIM sürecine dâhil olmalarını sağlıyorlar. Statik projelerinde örneğin öncelikle Revit kullanan partner firmaları tercih ederken,  bunun mümkün olmaması veya Revit’in pek kullanılmadığı mekanik ve elektrik gibi özel birimlerde, ana hatları üç boyutlu modelleyip, BIM’e uyarlıyorlar. Bu hızlanan, etkinleşen ve hata payını azaltan proje ve şantiye süreçleri sonucunda da, hem yurt içinde hem de yurt dışında gittikçe daha büyük projeleri alıp gerçekleştirebilmişlerdir. Ayrıca CAD ile hazırlanan Nazarbayev üniversitesinin bitmiş projesinde, kontrol edilmesi mümkün olmayan ince işler ve mekanik elektrik birimlerindeki sorunları, üç boyutlu modelleyerek gidermişlerdir. Bu örnek bile, artık iki boyutlu CAD modeliyle günümüz karmaşık binalarının üstesinden gelinemediğini göstermektedir. Niyazi Kemer’in (Teknik Uzman/Mimar – Autodesk Türkiye) sunduğu BIM 360 ve Ufuk Aydın’ın (Abcadcam – Autodesk Gold Yetkili İş Ortağı) sunduğu Navisworks ise, özellikle şantiye çakışma kontrolleri ve şehir bölgelerini kapsayan büyük ölçekli projelerdeki BIM merkezli uygulama kolaylıklarını göstermektedir. En üst sürüm olan ve kullanım ile eğitim kolaylığı sunan Navisworks Manage 2016,  paydaşların bilgi yüklemeleri ve kullanım amaçları doğrultusunda çok büyük dosyalar oluşturabilmelerini sağlamaktadır. Nokta bulutları verisiyle örneğin, röleve almak yerine üç boyutlu olarak ve 360 derecelik açıyla sunulan hazır verilerden faydalanabilinmektedir.  Murat Yılmaz, işveren tarafının ve birlikte çalıştıkları firmaların çoğunlukla başlarda BIM’in göreceli uzun olan hazırlık sürecine karşı çıktıklarını, ancak proje ilerledikçe ve özellikle şantiye sürecindeki hata payının azlığını ve giderilmesindeki hızı görünce, etkilenip ikna olduklarını ve süreci desteklemeye başladıklarını belirtti. Ufuk Aydın da, yeni yitirdiğimiz star mimar Zaha Hadid’in amorf projelerinde yer alan karmaşık cephe kabuklarının geri dönülmez bir adım oluşturduğunu ve klasik üretici şirketlerin bu tür projeleri almayı ret ederek var olmaya devam edemeyeceklerini belirtti. Ancak bundan da öte, bazı ülkelerde hazırlanan model kütüphanelerinde, duvar, pencere, kolon, cephe kabuğu, yer döşemesi, lavabo vs. gibi tüm eleman ve donatılar, üç boyutlu model olarak yer almakta ve paydaşların yüklediği malzeme, şirket ve fiyat gibi her türlü bilgiyi içermektedir. Kütüphanedeki üç boyutlu bina modelinde bilgi almak için istediğiniz yeri tıklamanız yeterli olmaktadır. Bu büyük şeffaflık ve bilgi birikimi de, özellikle Türkiye gibi deprem kuşağında olan ülkeler için çok faydalı olabilir. Sonuç olarak, BIM Türkiye’de halen başlangıç aşamasında. Ancak değişen dünyadaki değişen müşteri beklentilerine ve çok paydaşlı, karmaşık çalışma süreçlerine ayak uydurabilmek için, üç boyutlu yapı bilgi modeline geçmekten başka çare yok. Murat Yılmaz’ın da belirttiği gibi, yapı sektörü bölünerek çoğalmak yerine, BIM merkezli birleşip büyümesini öğrenmeli. Hem de hiç vakit kaybetmeden.   Türkiye için acilen BIM zamanı!

BIM 2016 – Türkiye nerede?

Autodesk şirketi, BIM (Building Information Modeling) yani Yapı Bilgi Modeli sistemini tanıtmak için düzenlediği “Türkiye’de BIM Zamanı 2016” adlı devam etkinliğinde, başlıktaki soruya çarpıcı yanıtlar verdi.  BIM’in başlıca özelliğini tekrarlayacak olursak, 2 boyutlu CAD çizimlerinden Revit gibi 3 boyutlu çizimlere geçmek ve yapı sürecindeki tüm paydaşları ortak bilgi platformunda buluşturarak, daha verimli ve etkin şekilde beraber çalışmalarını sağlamak diyebiliriz. BIM, projenin başlangıcından bitimine, tüm noktalarda analiz ve işbirliğini mümkün kılan bir temel sunuyor.

Birbirinden değerli yerli ve yabancı konuşmacıların sunumlarından çıkan en önemli sonuç ise, gelişen teknoloji ve bilimle her alanda daha çok ve daha detaylı veri elde edildiğidir. Bunun sonucunda da günümüzdeki sorun bilgi eksikliği değil, tam aksine devasa veri birikimi içersinde en doğru bilgiye en kısa ve en etkin şekilde ulaşabilmeyi başarmaktır.

Konuşmacılardan Marek Suchocki (BIM Teknolojileri Satış Geliştirme Yöneticisi / Autodesk Avrupa),  sadece mimari ve inşaat alanında değil, endüstrinin birçok kolunda da BIM’e ihtiyaç duyulduğunu Fransa’dan ilginç bir örnekle gösterdi. Fransız SNCF’nin sipariş ettiği 2,000 adet hızlı tren modelinden 1,860 tanesi, ülke çapındaki eski 1,300 istasyona sığmadığı için atıl duruyormuş (bkz. The Guardian http://www.theguardian.com/world/2014/may/21/french-railway-operator-sncf-orders-trains-too-big). Söz konusu tren istasyonlarının genişletilmesi için 50 milyon Euro’luk bir bütçe gerekirken, hata payı sadece birkaç santimmiş. Yani en temel birim olan tren ile istasyon genişliklerinin santim bazında uyuşmaması yüzünden, tren yenileme projesi çöpe gitmiş. Devasa bilgi akışı içerisinde, en önemli veri atlanmış. Çünkü tüm paydaşların doğru ve etkin şekilde yer aldığı bir yapı bilgi modeli kullanılmamış.

Bay Suchocki’nin belirttiğine göre, yapı endüstrisi diğer sektörlerden farklı olarak bilişim teknolojilerini kullanma konusunda en zayıf halka ve küresel ekonomik trendler bağlamında, BIM’in potansiyel faydalarını henüz yeterince kavramamış durumda.

Peki, Türkiye’de durum nasıl?

Murat Tüzüm’ün (Autodesk Türkiye Ülke Lideri) açılış konuşmasında belirttiğine göre,  Engineering News Record (ENR) tarafından açıklanan dünyanın en büyük 250 uluslararası yüklenici firması sıralamasında, Türkiye 43 firmayla ikinci gelmiştir. Bu açıdan planlama, tasarım, üretim/inşaat ve işletme konularında, verimliliği yüksek ancak maliyeti düşük projelerin gerçekleşmesine büyük katkısını olan BIM’in ülkemiz için önemi kuşkusuz büyüktür. BIM ile şantiye hataları 41, inşaat maliyeti 23 ve projelendirme süresi de 19 azalmaktadır. Dubai’de örneğin, 40 kattan yüksek yapılarda ve hastane ile üniversite projelerinde artık BIM kullanma zorunluluğu getirilmiştir. Türkiye’de de Emlak Konut, Revit formatında üç boyutlu akıllı projeler talep etmekte ve müellifleri için BIM’i tanıtan özel etkinlikler düzenlemektedir. Istanbul Grand Airport projesinde de BIM uygulanmaktadır.

Üniversitelerle yapılan işbirliği sonucu, mimarlık, inşaat ve makine mühendisliği öğrencileri ortak çalışarak,  BIM uygulamalı projeler yarışmalarına katılmaktadır. Autodesk’in etkinliğinde sergilenen bu öğrenci projelerini sanal ortamda gezerek incelemek, teknolojinin vardığı son aşamayı görmek açısında da çok ilginçti.

Peki, BIM’i kullanmak isteyen mimarları neler bekliyor?

Belki de BIM ile ilgili en can alıcı soru budur. Her ne kadar Türkiye gelişmiş teknolojiyi tüketmek konusunda her daim çok istekli olsa da, iş alışkanlıklarını gelişmiş teknolojiye uyarlama konusunda oldukça tutucudur. Daha doğrusu bildiği çalışma yöntemlerini kolaylaştıran teknolojiye açık, ama yeni çalışma yöntemleri gerektiren değişimlere kapalıdır. Yapı sektöründe bu daha da belirgindir, çünkü bilinen yöntemlerle bir an önce işe koyulmak, bilinmeyen yöntemlere zaman ayırmaktan daha cazip gelmektedir.

Bu yüzden de, 2006 yılından beri projelerinde BIM’i uygulayan Dome+Partners’in kurucu ortaklarından Mimar Murat Yılmaz’ın deneyimleri Türkiye için büyük önem taşıyor.  Kendisini yapı bilgi modelini kullanmaya yönelten neden, büyük projelerde onlarca farklı paydaşın yere aldığı süreçleri daha etkin ve doğru yönetmek isteği olmuştur. BIM’in sağladığı en büyük yararları ise, üç boyutlu güneş ışığı analizleri, uzak ofisler ile anlık koordinasyon ve disiplinler arası birimler ile de eksiksiz koordinasyon sağlama olarak tanımlamaktadır. Ayrıca 4D zaman, 5D maliyet, 6D sürdürülebilirlik ve 7D işletme boyutları sayesinde, yapıyı teslim ettikten sonra bile kontrol sürecinin devamını ettirmenin öneminin altını çizmektedir.

Revit eğitimlerini aldıktan sonra, geliştirdikleri büyük projelerde ise önceleri sürecin sadece mimari bölümünü BIM’e dâhil edebilirken, zamanla mühendislikleri de aynı sisteme adapte ederek, proje firmasına dönüştüklerini belirtmektedir. Vardıkları noktada ise BIM merkezli olarak, mimari, statik, mekanik, elektrik, peyzaj, iç mimarlık, cephe ve yasal birimleri tek şirket çatısı altında toplamışlar. Bu statik veya mekanik projeleri kendilerinin yaptıkları anlamına gelmiyor, sadece o birimlerdeki projelerin de üç boyutlu olarak BIM sürecine dâhil olmalarını sağlıyorlar. Statik projelerinde örneğin öncelikle Revit kullanan partner firmaları tercih ederken,  bunun mümkün olmaması veya Revit’in pek kullanılmadığı mekanik ve elektrik gibi özel birimlerde, ana hatları üç boyutlu modelleyip, BIM’e uyarlıyorlar.

Bu hızlanan, etkinleşen ve hata payını azaltan proje ve şantiye süreçleri sonucunda da, hem yurt içinde hem de yurt dışında gittikçe daha büyük projeleri alıp gerçekleştirebilmişlerdir. Ayrıca CAD ile hazırlanan Nazarbayev üniversitesinin bitmiş projesinde, kontrol edilmesi mümkün olmayan ince işler ve mekanik elektrik birimlerindeki sorunları, üç boyutlu modelleyerek gidermişlerdir. Bu örnek bile, artık iki boyutlu CAD modeliyle günümüz karmaşık binalarının üstesinden gelinemediğini göstermektedir.

Niyazi Kemer’in (Teknik Uzman/Mimar – Autodesk Türkiye) sunduğu BIM 360 ve Ufuk Aydın’ın (Abcadcam – Autodesk Gold Yetkili İş Ortağı) sunduğu Navisworks ise, özellikle şantiye çakışma kontrolleri ve şehir bölgelerini kapsayan büyük ölçekli projelerdeki BIM merkezli uygulama kolaylıklarını göstermektedir. En üst sürüm olan ve kullanım ile eğitim kolaylığı sunan Navisworks Manage 2016,  paydaşların bilgi yüklemeleri ve kullanım amaçları doğrultusunda çok büyük dosyalar oluşturabilmelerini sağlamaktadır. Nokta bulutları verisiyle örneğin, röleve almak yerine üç boyutlu olarak ve 360 derecelik açıyla sunulan hazır verilerden faydalanabilinmektedir. 

Murat Yılmaz, işveren tarafının ve birlikte çalıştıkları firmaların çoğunlukla başlarda BIM’in göreceli uzun olan hazırlık sürecine karşı çıktıklarını, ancak proje ilerledikçe ve özellikle şantiye sürecindeki hata payının azlığını ve giderilmesindeki hızı görünce, etkilenip ikna olduklarını ve süreci desteklemeye başladıklarını belirtti. Ufuk Aydın da, yeni yitirdiğimiz star mimar Zaha Hadid’in amorf projelerinde yer alan karmaşık cephe kabuklarının geri dönülmez bir adım oluşturduğunu ve klasik üretici şirketlerin bu tür projeleri almayı ret ederek var olmaya devam edemeyeceklerini belirtti.

Ancak bundan da öte, bazı ülkelerde hazırlanan model kütüphanelerinde, duvar, pencere, kolon, cephe kabuğu, yer döşemesi, lavabo vs. gibi tüm eleman ve donatılar, üç boyutlu model olarak yer almakta ve paydaşların yüklediği malzeme, şirket ve fiyat gibi her türlü bilgiyi içermektedir. Kütüphanedeki üç boyutlu bina modelinde bilgi almak için istediğiniz yeri tıklamanız yeterli olmaktadır. Bu büyük şeffaflık ve bilgi birikimi de, özellikle Türkiye gibi deprem kuşağında olan ülkeler için çok faydalı olabilir.

Sonuç olarak, BIM Türkiye’de halen başlangıç aşamasında. Ancak değişen dünyadaki değişen müşteri beklentilerine ve çok paydaşlı, karmaşık çalışma süreçlerine ayak uydurabilmek için, üç boyutlu yapı bilgi modeline geçmekten başka çare yok. Murat Yılmaz’ın da belirttiği gibi, yapı sektörü bölünerek çoğalmak yerine, BIM merkezli birleşip büyümesini öğrenmeli.

Hem de hiç vakit kaybetmeden.  

Türkiye için acilen BIM zamanı!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve akillibinam.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.